Kemik Erimesi

Kemik Erimesi

Kemik erimesi (Osteoporoz); kemik yapısında meydana gelen bir hastalıktır. Sağlıklı kemiklerde güçlü kollajen lifleri, mineraller ve kalsiyumdan oluşan bir yapılanma söz konusudur. Yaşlılıkla birlikte kemik yapısında zayıflama ve dayanıklılığını yitirmesi normal kabul edilir. Halk arasında kemik erimesi olarak bilinen osteoporozda ise kemikler normalden daha fazla yoğunluk kaybederek çok daha kırılgan hale gelir. Osteoporoz olgularında kemik süngerimsi ve çok daha fazla gözenekli yapıdadır. Kemik yoğunluğu az olmakla birlikte kemik içi boşluklar normalden çok daha fazladır. Bu durum kemiğin kırık ve çatlaklara çok daha yatkın hale gelmesine neden olur.

Kemik erimesinin en sık görüldüğü kemikler el bilekleri, omurga ve kalçadır. Osteoporoz çoğunlukla kırık meydana geldikten sonra görüntüleme yöntemleri ile kemik incelenirken teşhis edilir. Kemik erimesi kadınlarda erkeklere oranla daha sık görülür. Osteoporoz riski yaşla birlikte artmaktadır. Toplum yaşlandıkça osteoporoz da yaygınlaşarak bir halk sağlığı sorunu meydana getirmektedir.

Yazımızın devamında kemik erimesi ile ilgili detaylı bilgi bulabilirsiniz. Kemik erimesi işlemleri için kliniğimizle iletişime geçebilir ve Op. Dr. Bülent Çapar’dan randevu alabilirsiniz.

Kemik Erimesi Nedir?

Kemik erimesi yani osteoporoz kemik içerisinde kalsiyumun azalmasına bağlı olarak kemik yoğunluğunun azalması ve kemiğin zayıflayarak kırılgan hale gelmesi. Olarak tanımlanır. Osteoporozda kemik yoğunluğu normale göre düşük ve kemik içi boşluklar fazladır. Bu durum kemiğin normalden daha kırılgan hale gelmesine neden olur. Kemik erimesi 50 yaş üzeri her üç kadından birinde ve 50 yaş üzeri her beş erkekten birinde görülmektedir.

Kemik Erimesinin Belirtileri Nelerdir?

Kemik erimesi sessiz ilerleyen bir hastalıktır. Kırık vakalarında akla ilk gelen kemik erimesi olmasa da ileri yaşlarda pek çok kırık vakasının altında yatan neden kemik erimesidir. Kemik yoğunluğu testi yapılmadığı sürece osteoporozu tespit etmek güçtür. Osteoporoz her ne kadar ilk dönemde belirti vermeden gelişen bir hastalık olsa da hastalık ilerledikçe bazı belirtiler osteoporoza işaret eder;

  • Kişinin boyunun gençliğine göre 3 cm kadar kısalması.
  • Kamburluk ve kasık kısmında yan bölgede ağrı.
  • Yaygın ağrı.
  • Ani ve şiddetli bel ve sırt ağrısı ile birlikte seyreden hareket kısıtlılığı.
  • Basit hareketler sonucu ortaya çıkan kırık ve çatlaklar.

Yukarıdaki durumların oluşması halinde kemik erimesinden şüphe edilmeli ve beklenmeden uzman bir hekime başvurulmalıdır.

Kemik Erimesinin Nedenleri Nelerdir?

Kemik erimesinin temel nedeni yeni kemik hücrelerinin yapımı ile eski kemik hücrelerinin yıkımı arasındaki dengenin bozulmasıdır. Osteoblast isimli hücreler yeni kemik hücresi yaparken osteoklast eski kemik hücrelerini parçalar. Yaşla birlikte yeni hücre yapım hızı azalır. Bu sebeple kemikler zayıflamaya başlar.

Osteoporoz riskini artıran bazı faktörler şu şekilde sıralanabilir;

  • Yaşlılık. Yaşla birlikte osteoporoz riski belirgin ölçüde artar.
  • Kadın olmak. Kadınların osteoporoza yakalanma riski erkekler göre beş kat fazladır. Fakat 70 yaşından sonra risk oranı her iki cinsiyet için eşitlenmektedir. 50-70 yaş aralığında kadınların osteoporoza yakalanma riskinin yüksek olmasının nedeni menopozla birlikte östrojen hormonunun azalmasıdır. Bu durum kadınlarda postmenopozal osteoporoz gelişmesine neden olur.
  • İltihaplı eklem romatizmaları, kronik karaciğer hastalığı, KOAH, diyabet, böbrek yetmezliği gibi hastalıkların varlığı kemik erimesi nedenleri arasındadır.
  • Organ nakillerinde kullanılan bağışıklık sistemini baskılamaya yarayan ilaçlar osteoporoz riskini arttırır.
  • Paratiroid ve tiroid hormonu bozuklukları vücudun D vitamini dengesini bozarak kemik erimesine neden olabilir.
  • Cinsiyet hormonlarındaki düşüklük de bir başka kemik erimesi sebebidir.
  • Lösemi, lenfoma, multiple myelom gibi kanserlerin sonucunda kemik erimesi gelişebilir.
  • Bağırsaklarda olan besinlerin emilim bozuklukları (malabsorpsiyon) osteoporoz nedenlerinden biridir.
  • D vitamini, kalsiyum ve fosfor eksikliği kemik erimesine neden olabilir.
  • Alkol ve sigara kullanımı, düzenli egzersizden yoksun hareketsiz yaşam biçimi osteoporoza neden olur.
  • Kortizon, tiroit hormonu, depresyon ilaçları, mide koruyucular, epilepsi ilaçlar gibi bazı ilaçların düzenli kullanımı kemik erimesi riskini arttırmaktadır.
  • Adrenal bez hastalıkları osteoporoz gelişmesine neden olabilir.
  • Vücut kitle endeksi 19’dan küçük olacak şekilde düşük kalorili beslenme de önemli bir osteoporoz nedenidir.
  • Kalıtsal yatkınlık önemli bir risk faktörüdür.

Kemik Erimesi Teşhisi Nasıl Konur?

Osteoporozlu kişilerde kemik yoğunluğu oldukça azaldığından ciddi bir darbe olmaksızın hastalarda kırık ya da çatlaklar oluşabilir. Kemik erimesi olan hastalar kim zaman öksürük gibi doğal eylemler bile kemiklerde kırıklara neden olabilmektedir. Hasta sırt ağrısı, bel ağrısı vb. şikayetlerle doktor başvurmakta, sonrasında yapılan tetkikler neticesinde hastalık teşhisi konmaktadır.

Kemik erimesi tanısı Osteoporoz tanısı Dual Enerji X Ray Absorbsiyometri (DEXA) adı verilen yöntem sayesinde elde edilen verilerle konulmaktadır. DEXA ile kemik yoğunluğu ölçümü ağrısızdır ve bu yöntemle hastalar yüksek radyasyona maruz kalmazlar. Kemik yoğunluğu ölçümü sonrası elde edilen değerler genç erişkin değerleri ile karşılaştırılır ve normalden sapmalar T skoru değerini verir. Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) osteoporoz T- skoru değerlerini aşağıdaki gibi sınıflamıştır;

  • T-skoru, -2,5 değerinin altında ise osteoporoz teşhisi konulmaktadır.
  • T skoru, -1 ile -2,5 arasında ise osteopeni yani kemik erimesinin başlangıcı teşhisi konulmaktadır.
  • T skoru -1’in üzerinde ise osteoporoz söz konusu değildir.

Menopoz sonrası dönemdeki kadınlar ve 50 yaşın üzerindeki erkekler hekime başvurarak düzenli olarak DEXA ölçümünden geçmelidir.

Kemik Erimesi Tedavisi Nasıldır?

Kemik erimesi tanısı konan hastalarda eğer kırık oluşmamışsa koruyucu tedaviye başlanır. Koruyucu tedavide hedef hastanın düzenli spor hareketleri yaparak kas kütlesini arttırmasıdır. Kaslar güçlendikçe zayıf kemikleri zorlayıcı etkenlerden koruyarak kırık oluşması riskini düşürür.

Hastanın durumuna ve yaşına bağlı olarak hekim tarafından hastaya vitamin ve mineral takviyeleri önerilebileceği gibi yapılan tetkiklerin neticesinde uygun bulunan hastalara kemik yıkımını azaltanlar ve yapımı artıran ilaçlar reçete edilebilir. Fakat tek başına ilaç tedavisi kesinlikle yeterli değildir. Düzenli egzersiz mutlaka tedavinin bir parçası olmalıdır.

Kemik erimesi ileri düzeyde olup kırık meydana gelmiş hastalarda tedavide egzersizin yanı sıra korse tedavisi ve kemik çimentosu ya da bazı organik malzemelerle kemik içinin doldurulması gibi ek tedavi yöntemleri uygulanabilir.

Kemik erimesinin tanı ve tedavisi ile ilgili işlemler için daha detaylı bilgi almak için bizimle iletişime geçebilir  ve Op. Dr .Bülent Çapar’dan randevu alabilirsiniz.